Verse 1
Temelim yalnız olmak, çekil git yanımdan,
Çünkü sadakat ehliyim ve vazgeçmedim huyumdan
Garip bir durum var hep şu kendimle ilgili,
Bir gözümden görebilseydin anlar mıydın derdimi?
Terse düştüm heveslerimden tükettim hepsini,
Bir derviş gibi yaşamak istedim yok ettim nefsimi,
Ya da öyle sandım kaybettim ekseni,
Sen karşıma çıktın ve olmayan bir umut besledim.
Ne huduttur ki geçemedim, sen oldun menzilim,
Hep kuruttuğun toprağında arattın ya kendini,
Kırparsam gözümü kaybederim korkusuyla takip ettim
Onca belli belirsiz mesnetsiz izleri.
Resmettim hiçliğinin buz tuttuğu güzleri,
Tam ceset soğukluğunda sakladım hüsn-i fikrimi
Düştü içimden sen hakkında bildiğim her şey,
Bu kış da böyle geçti, bahara hasretim.
Nakarat
Ey gözümün riyası bir parça doğru için canımı verdim!
Şu hale bak, siyaha dal!
Sen dilimde tertemiz bir cümlesin, bilinmeyen bir lisan,
Dünyaya bak, içimde yan!
Verse 2
Kül oldum hiç yanmadım, zamana yetiştim
Mesela senden ayrı yaşamanın sırrına eriştim,
Gayrı bu devranı dönmekten men ettim, yel estirdim
Yokluğundan yana sellere set çektim
Meftuna benzesem de zoraki başarıp,
Dervişin gerekliliğinden midir nedense yaşadım,
Hayatım bu yükle kutsandı acıyı taşıdım,
Ne saraylar bıraktım ardıma toprağa taşınıp.
İçimi karanlıktan kurtaracak güneşi reddedip bekledim,
Zifiri geceyle yakınım,
O derin karanlıkta parlamıyorsa kalbim,
Zaten hiçbir güneş istemem ziyandan sakınıp
Bir yandan bakarım evvelimiz ne cüretle var,
O kadar zorlu olmamalıydı geçmişte vedalar,
Seçmişse devranını insanın şu kader maalesef
İsyan etsen ne fayda, ne bir hal çare var.
Nakarat
Ey gözümün riyası bir parça doğru için canımı verdim!
Şu hale bak, siyaha dal!
Sen dilimde tertemiz bir cümlesin, bilinmeyen bir lisan,
Dünyaya bak, içimde yan!