Merhaba nasılsın? ıslanmış papatyamın narin kadını
Şiirlerden hayallere yolculuk bu şarkılar.
Ağlamaktan dolayı kapandı bütün sayfalar.
Gözlerindeki tebbesüm aşkı bana yansıtır.
Her saniye seni düşünüp ısıtıyor kalbimi satırlar.
Başkalarına masal gibi geliyor anlattıklarım.
Sorun onlar degil bir tek sana aşkı anlatamadım.
Resmini çizer her saniye güler yüzle bakarken.
Lakin mutlulugun portresini beş kuruşa satarsın !
Okyanusunda kaybolur sana yazılmış satırlarım
Yağmur yağar notama aciz kalır bakışların.
Körpe kalbimin üstüne kaç kez seni anlattım.
Dalından koparılmış aşkın her kelimesi kaplı.
Kül tablasına benzeyen kalbimden sigaranı yandır.
Delicesine kalemler yok oluşunu anlatır.
Bana kaç adım yakınsan bi o'kadar uzaksın.
Her nefes arası umutlarımı yıkan kadınsın.
Onlar güneşle yazdığım şiire tecavüz ettiler.
Bu yüzden aşk kalem olup kağıtlarımı defneder.
Kolaydır gözyaşıma bunca melodileri dökmek.
Lakin zor olan bu melodiye kalpten aşkı yüklemek.
Rüyalarım bugun umutsuzluğuna yolcudur.
Lakin onlar tanrıya sen ise bana borclusun.
Aşk bir kalem olsun sen ise mürekkebi.
Sana mutlu yazmam icin yüzüme makyaj gerekli.
Tabi bunlar senin icin önemli şeyler değil
Barış içinde aşk okyanus dolusu bir mendil.
Kafam imaj olsun diye değil hasretinden keldir.
intihar süsüyle verirmiş aşk gözümdeki nemdir.
Omuzlarımda yeni bir sen yeni bir tohum yeni bir aşk.
Seni taşiyan bu omuzlarımda başkalarını taşıtmam.
Zoruma gidiyor bana değil bir başkasına tapman.
Şiirlerden bir gemi olsamda okyanusunda batmam.