Garşıbağ da sıra sıra bademler
Otursun ağlasın yâri gidenler
Ne sen bana doydun ne de ben sana
Kör olsun gurbeti icad edenler
Keklik olsam çalı dibi eşerdim
Zengin olsam gız ardına düşerdim
Garşıbağ da badem gülüp duruyor
Yaprağı dalında solup duruyor
Bir iyiyi bir kötüye vermişler
Ağlamış göz yaşın silip duruyor
Alıverin filintamı oymadan
Gideceğim nazlı yâra doymadan
Perde olsam pencerene çekilsem
Bal mum olsam başucuna dökülsem
Saat beşte kapısına dikilsem
Acep bana sefa geldin derm''ola
Keklik olsam çalı dibi eşerdim
Zengin olsam gız ardına düşerdim
Karanlık yerlerdir yurdumuz
Bugünlerde arttı gine derdimiz
Hep ellerin üçer beşer yâri var
Bir yavruyu bana çok mu gördünüz
Alıverin filintamı oymadan
Gideceğim nazlı yâra doymadan