[Verse 1: Canas Evrad];
"Zaman" için her şey çok erken...
Bakıp da kendisine, diyor;
"-Ben yaşlandıkça hızlandım, çok yavaştım gençken!
Henüz saat akarken;
Bir solukta hüzünlendim, saniyemi sayarken...
Oysa keşfedildim henüz yeni.
Siz yokken; ben de yoktum!
Geldiniz; sizle beraber hızlandım, korktum!...
Oysa saliselerimle beraber kocaman bir şatoydum!
Siz geldiniz defettiniz beni! Kendine koroydu; tik-taklarım!
Bazen Ay; bazen Mars'tım!
Beni her an takip edenim yoktu. Yoktu rakamlarım!
Oysa siz geldiniz; her şey alt-üst oldu! Kullanılıp, hırpalandım!...
24'e parçalandım...
Benim için her şey erken... Ama "ölüm" yakın.
"Hayat" verdiniz o yüzden; yok olmaya programlandım...
Bitiyor zamanım lan!
Beni "ismimle" öldürdüğünüz için; aklınıza minnettarım!..."
[Chorus: Canas Evrad];
Söner bu sakinlik...
Zaten, nası' kalabilir ki böyle biterken?
Yok buna hakimlik...
Kaldı ki, kendine insan "zaman" koyarken;
Kim dur diyebilir?
"-Herkes beni durmaz bilir..."
Kim peki öldürebilir ki? Hadi, öldürsün!
"-...yaşanmıyor hiç; saniyem akarken!..."
[Verse 2: Makta];
Gökyüzü ilginç bugün... Gördün mü? Değişti.
Nasılsa artık tanımaz beni. Hayal kurar; içli içli!
"Pazartesi sabahı" gibi çekilmiyo' gülüşleri...
İnsanlardan sıkıldım! Burdan kaçmak isterim;
Uzaklara... Belki savaşın ortasına!
23 yıl geçmiş göz kapayıp-açılıncaya kadar!
Hep kalplerde yaralar?
Paravan çeker göz, uzaklara hep dalar...
Dokunma yaralarıma! Karnımda sancılar var.
Az biraz zaman verin o halde. Öldü sanatlar!
"-Edebiyat mı yaptığın?"; hayır! Ben "Rap" yaptım!
Yani; beynimi böyle özgür bıraktım!
Denizin mavisini göremedi o kocaman gözleri...
Çünkü martılar bile artık "geceleri" özledi.
Duyulmadı sesleri. Hepsi bugün vurgun yedi.
Kayıp bi' rota var ve ben belirledim yörüngemi!...
[Chorus: Makta];
Dünyanın ortasında bi' ben kaldım...
Yalnızım... Yalnızım...
Bi' ben kaldım!...
Dünyanın ortasında bi' ben kaldım...
Yalnızım... Yalnızım...
Bi' ben kaldım!...