Zifiri gecenin bedeniyle, sabaha uyanmaktayım.
Karşılık beklemeden dört duvara günaydın deyip,susmaktayım. Söyle sence ne yapmalıyım? Sanırım uçurumun kenarında,
mutlu rolünü oynamalıyım. Çatık mı kaşlarım?
Yüzüme sen koy mimiklerimi. Ağzımda bıçak darbesi,
harabe dudaklarım, anlatamam.
Sende elvedayla nokta koyup gitme.
Yalnızca suskun sayfalardır sırdaşım.
Gücümün yettiği tek şey, şu an; kendi cinayetim.
Yanlışlar tecrübe değil! Pişmanlıkla ser sefilim.
Aslında suçlu benim! Günahlarım sırtımda yer etmiş,
ki nitekim cehennem yolcusu bir misafirim.
Dinimiz var mıdır, bakirelikle suçlayamadık ruhumuzu. İnsanoğlu uykuda hala, büyüttü kabusu. Egoist tablosu. Sanki güzelmiş gibi dışarı çıkarttığımız;
küresel lanet olası şehvet duygusu.
Hayat insanın elinde bir senaryo, onların karanlıktır kurgusu!
Yarınlar simsiyah, yarın denen şey bugünün korkusu.
Her nefes kaderin mahkumu.
Takvimler tükenmiş, dünya döner ben durgunum.
Sevgi bitik, yalnız ölüm sefaletinde suskunum.
Kör, sağır, hissizsiniz; anlatmaktan yorgunum.
Vakit bitik, dünyayı terk edip giden bir yolcuyum!
Gün ışığına kapalı odanın perdesiydi göz kapaklarım.
Dünya doğru diyelim, o zaman ben bir yalancıyım.
Ah, gündüzüm kör güneşi görmez.
Akşamı bekleyen zavallı sabahçıyım, hey sela!
Lirikal intikamım feci, kalem suç unsuru.
Şimdi çatık kaşlarım, bunu simama siz koydunuz! Maneviyattan bir haber bin bir nefese mahsusdunuz.
Hissiyat limiti tek gece de biten nefsi hikayelerden tazminatsız kovuldunuz!
Tüylerim diken diken batar yine, titrek bedenime.
Bak bir köşede, sağanak yağışla istanbul çukuru gözlerim. Üzgünüm bakışlarım asma kilit,
yüzüme vurulan duygusal çekiç darbesi! Sabaha karşı;
güneş batınca kulağımda ki melodi kafilesi canımı yaktı. Durdurmaya çalıştım zamanı, akreple yelkovan elimde kaldı, hiç bir işe yaramadı. İçimden kaynaklanan -40 derece soğuğa karşı bıçaklı mücadele intiharla sonuçlandı!
Yarınlar simsiyah, kader denen şeyi biz kararttık.
Her yaşam yalan, günah, acı.
Takvimler tükenmiş, dünya döner ben durgunum.
Sevgi bitik, yalnız ölüm sefaletinde suskunum.
Kör, sağır, hissizsiniz; anlatmaktan yorgunum.
Vakit bitik, dünyayı terk edip giden bir yolcuyum!