Verse 1
Boş zamanlarımda sefil kağıtlar astım odama
Hergün birine bir kaç satır yazdım, benzettim adama
Şiirler artık hiçbirşey anlatamazken adıma
Bir dakikalık mutluluk moruk bir kaç milyon adıma
Yine aklımla başbaşayız, aynı kargaşadayız
Dünya aynı dili konuşmuyor benimle, anlaşamayız
Zaman geçmemis gibi, hiçbir şey olmamış gibi,
Yaşadıklarım giderken yanına almıyor beni
Denedim olmuyor yine, hayatim hep spontane
Zaman ömrümden çalıyor eski plaklarını her gece
Kaygılarsa devam eden bi dizi film gibi
Her bölümde ufak bir rol bekleyen figüran olduk sadece
Gül gibi yaşıyorum oyüzden hergün soluyorum
Yardım et ben ölüyorum, kulaklarımda sela
Amma vela-kin yok içimde herşeye inat gülüyorum
Diyarlarından gidiyorum, diğer yanımda durur ölüm
Nakarat x1
Bırak be yorma bedeni, şeytanla zor baş edilir
En iyisi herkes gibi kendine şurdan bi yalan bul
Yaşamak mı gelmiyor içinden?
Belkide çok fazla gitmedin peşinden
Bırak be sorma gideni, yalanla gün mü edilir
Kaç sırrı çözemeden gitti cesetler konuşamaz zamanım az
İyi bişey geçmiyor içimden
Belkide bu boşluk hiç gitmedi peşimden
Verse 2
Kırk yıl hatrın mı var kahve, bu oyun sahte
Maalesef insanlar hatırlanmayacak kadar kahbe!
Ruhunu dön güneşe bi tek o ısıtır içini beleşe
Korku olmasaydı yaradan ne rol verirdi ateşe?
Medet isteme ellerinde gelecek istemesende gelecek
Ansızın bir gece, zikredilen tek bir hece
Hissedilen tek bir günah, kapanmaz acısı hicranın
Uyutmaz başını koyduğunda vicdanın
Neye gider gelir gönül, kime gider sorar dünü
Bırak alnındaki çizgileri kader vermiş hükmünü
Bugün varım yarın ölüm, diğer yarım yarı ölü
Bu boşluk derinleşti bak bitmedi günden günü
Şu yazmak olmasa dert rehin alırdı hücrelerimi
Sanırım kurtuluş yok ele geçirdi tüm bedenimi
Kış vakti soğuk ve baktınki herşey donuk, donuk!
Ozaman istersen bir umut, gözlerime bakma moruk.
Nakarat x2