İnsan iki şeyi saklayamazmış. Sarhoşluğu ve aşık olduğunu.
Bence ikisi de abartıldığı kadar harika şeyler değil. İkisinin de sonu aynı. Yalanlar, kaçışlar, ihanetler, hatalar, kalp kırıklıkları, kıskançlıklar, pişmanlıklar… Yaşarken güzel, bittiğinde tatsız hikayeler.
Dozunu ayarlamak lazım. Yoksa her ikisinin de sonu kötü olabilir. Asla yapmayacağın şeyleri yapar, rezillikler yaşar, sefil durumlara düşersin. Hem sadece birazcık eğlence için. Sonrası ikisinin de aynı. Sevimsiz anılar, boş laflar, gereksiz duygusallıklar ve baş ağrısı…
Mutlu bir aşkı anlatan bir şarkı duydun mu? Ya da sonu güzel biten unutulmaz bir aşk hikayesi? Masallardan söz etmiyorum şekerim. Onlar en sıkıcı anlarında biter neyse ki. Prensle prenses kavuşur, öpüşür, sonsuza kadar mutlu yaşar. Ya Sonra? Herhalde sevgili olurlar. Ne bileyim birlikte sinemaya gider, yemeğe çıkar, eve pizza söyler dizi falan izler, ilişkileri ilerleyince evlenirler. O hikayenin de anlatılacak bir tarafı kalmaz.
Asıl anlatılan kavuşamayanların hikayesi. Kötü kalpli üvey kardeşler, gurur, yalanlar, cadılar, entrikalar, yanlış anlamalar ya da en fenası aşık olanın kendisi.
Aşk için yalan söyledin, kıskandın, ağladın, ağlattın, kaçtın, ittin, peşinden koştun… Yaraladın, yaralandın, kaçmaya çalışırken her defasında daha çok yakalandın.
İyi ki aşk var. Yoksa Sezencim ve Ajdacım o şarkıları nasıl söylerdi? Filmlerde ne anlatılır, köşe yazarları ne yazardı?
Masallar, filmler, şarkılar ve arkadaşlar aşkı anlatmaya bayılır. Keşke başkalarının deneyimlerinden gerçekten bir şey öğrensek. Ama biliyorum ki kendimiz yaşamadan asla öğrenemeyiz. Ertesi gün başın çok ağrıyacak, hayattan nefret edeceksin deseler de illa kendimiz yaşamak isteriz.
Neyse ki aşk var. Bütün ihanetlerimize, yalanlarımıza, aptallıklarımıza, kibrimize ve hatalarımıza bir bahane buluyoruz. Belki de bütün bunları sırf aşık olduğumuzu kendimizden bile saklamak için yapıyoruz.
Aşk ve sarhoşluk saklanmaz. Bence ikisini de istiyorsan yaşa, tadını çıkar. Ama bir şey yapacaksan yap, hiçbir şeyin arkasına sığınma.
Hepimize bol dedikodulu, heyecanlı, eğlence ve zehirli elmalarla dolu bir hafta diliyorum… Sırrını kime söylediğine dikkat et. Ve sakın unutma şekerim; aşk, akıllı, aptal demeden tüm insanlara bulaşan bir hastalıktır.