Bu mektup senin, sen; benim ilk şiirimdin.
Sen 26senemin nuru, rabbimin kalbime biçtiği iyilik.
Sana yazılmış bu yol hafızamda saklıdır adın
Sen benim annemden sonra gelen en önemli ruhsun aşkımı tanı..
Nasılsın bu mevsimlerde? kim bilir saçların nasıldır?
Sen de özlüyomusun hiç? içinde yer alıyor mu kahkahalarımız?
Al mektup senin bağışla zavallıca ahmaklığımı..
Bir ömür sensizde seni sevebilirim bir tek dualarıma yaklaşmalısın.
Bu şehir seni hatırlatıyor da ben kendimden kaçmaktayım.
Derken günlere yazmaktayım erkenken bile bak yanmaktayım.
Yelkenlerimizi yaktık yazık hiç sen ben demeden paylaştık
O erdemlidir ve gururludur ben serserilikten yatmaktayım.
Tekrar kalkarmıyız biz tekrar gülermiyiz lan?
Seni çocukluğumda da sevmiştim ama ölsem bile döner miyim haa...
Bu mektup senin hayat hikayenin de geçer biyerinden
Hoşçakal bende bıraktıkların önemli değiller..
::::
Seni gül bahçelerine kitlicem gönlümdeki cennette git diycem
Bembeyaz bulutların üstünde bir semaverle aşk çayı demlicez.
Gök kubbenin altında ve aynı seccadenin başına geçip
Canımızı birleştiricez yarim beraber aç kalıp ölmicez.
Zifiri karanlık şuan sokaklar siyah ve yanlız biraz
İnatlaşmayı kes kaderin çizdiği yoldan emriyle bitecek hayatım
Bi gece yarar sağlmaz bedenime bu acı zindandayım sanki yok kurtuluşum
Can yoldaşım gel bu dert bedenimi saracak ölene kadar....
Kabir kapısını kapatamadıkça ölüm ölmedikçe durmaz zihnimiz
Kaptan kaybetmez pistini kalp yar diyen pis bi his
Ahvalim durgun hissisim ve kahhar kimlikliyiz
Günahkarız tamda tablosuyuz biz bitmişliğin
Hoşçakal bu mektup senin bilakis sinirlerine iyi gelir
İnan kimse senin yerine geçemez felaket demektir bu emanet silah
Helal et bana hakkını çünkü veda renk katar
Arzulağın cenazem ağırdır defterim orada hesapla, kapat.