verse 1:
sükunetim yıllanır dudaklarım tutuklu
son trenle terkederim cesaretle korkuyu
belkilerle tedavi olmayan hastalık bu
içimde yoldan çıkan sahtelikler korkusu
titrek elleriyle veda dokunmuştu kalbime
avuçlarımda tutuşmuştu gözden düşen hikaye
yalnızlığın hükmündeyim gözlerim virane
hayalimin ortasında rastladım kendime
yokluğun haykırıyor başucumda çığlıklarla durmadan
bazen hayat kırgınlığı farkedilmez susmadan
umuda ayna tut peşimde sancılar
bitmeyen bir şarkısın hüsranımda saklanan
gözlerinin ucundayım içimde yangın
elvedanın ayazlarında çırılçıplak bir başıma kaldım
kurtulmaya yüzüm yok
nakarat x2:
bazen gözlerin susuyor
bazen herkes gibi oluyorsun sen
yalnızlık mı sarıyor seni de?
bazen gözlerin dalıyor
bazen uzağımda kalıyorsun sen
yalnızlık mı sarıyor seni de?
verse 2:
buruşturduğum kağıtlar önümde birikir
sayfalarım hislerimle doldukça kirlenir
yıkılmayan gerçeklerim iftirayla devrilir
hayallerim hüsranlara dokundukça irkilir
yokluğun haykırıyor başucumda çığlıklarla durmadan
bazen hayat kırgınlığı farkedilmez susmadan
umuda ayna tut peşimde sancılar
bitmeyen bir şarkısın hüsranımda saklanan
ister yak beni ister söndür
ister sevip de sarhoşa döndür
bu ev sensiz kalmasın ama
ister acıma elinle öldür