Yaratma içgüdüsü ahengini sarsar
Bir aforizma düşün bütün değerleri tartar !
Yıkımın dehaları şahesere çarpar
Bunu yaşadıkça suratından kayıtsızlık sarkar !
Telaşı kahkahanın kıyısında boğmaktır
Yaptığım şey insanlığa güzelliği sormaktır…
Şiir denen kibir dolu gönülleri yormaktır
Asıl trajedi ölüm değil doğmaktır !
İsyan bir hançerdir etime saplanmış
Bütün bezginliğim bir kadının tenine saklanmış
Şafak vakti yatağında çivilenmiş bulundu
Tüm duygularım bağımsızlık savaşımda paslanmış !
Bazen diyorum ki ‘'Bırak mücadeleyi'Fakat o vakit insan olmak neye yarar anlat !
O fakir çocukların gözyaşında doğmak
Dünyanın çirkinliğini ellerimle boğmak…
Nakarat (x2):
Sen diren, kalk yerlerden
Öfkeni sakla ve gerçeklerden bahset onlara
Dert etme ! Yine yeniden kaybedecekler…
Yorum kabul etmeyen bir cenazenin rıhtımında
Dua eder hayallere koşmak için bıktığında !
Mecnun fotoğrafı ağlayarak yırttığında
Onun derdi bütün inançları yıktığından !
Karamsarlık sınırından acı çekip kaçma
Can çekişip azabınla yolduğun o saçlar
Yeryüzüdür cehennem ve silahları saçma
Mutlu olmak istiyorsan kitapları açma !
Kim bilir varoluşun formülü bir meyhanenin masasındadır belki
Buna ne dersin…
Yüzündeki dehşet, biraz beri gelsin
Bu kez engel olma, bırak seni sevsin !
Düşmandan korkmaktır, aynalardan kaçmak
Dünyanın güzelliğini gerçekdışı sanmak
Yalnızlık vücuduna yavaş siner anla
Nefret, yıllarla azalmaz, tam aksine artar !
Nakarat (x2)