Kaç mevsim geçti, kaç yaprak düştü takvimden
Ey cefasına, hasretine kurban olduğum
Bir gün bile çıkarmadım seni içimden
Ruhumdan yakın, canımdan tatlı bildiğim
Unutmadım, o yâr beni unuttu, deme
Akça avcumdan başka bir el tuttu deme
Akan gözyaşını kesti, kuruttu deme
Ağlaya ağlaya nehirlerce dolduğum
Senelerce sırtında bir Avşar atının
Gezmedim mi her yerini memleketinin
Ey bince güçlü zorbanın, bince kötünün
Pençesinden erce kılıç çekip aldığım
Kara başıma bin bela sardı yokluğun
Tuttu beni, yerden yere vurdu yokluğun
Dünyanın en dayanılmaz derdi yokluğun
Gel, ey hasretiyle günden güne solduğum
Er gönlümü ezdin, yaktın viran eyledin
Tertemiz duygularımı çaldın talan eyledin
Gerçeğimdin gerçeğimi yalan eyledin
Aşkıyla yaşarken hasretiyle öldüğüm
Mesut İlkay Yanık