Verse 1:
Çığlık attı sessizliğim. Bana kulak veren bir ben miyim?
Yalnızlıklar ülkesi baktığım bu suretim bana yabancı
Tattığım bu yasak meyvenin tadı damaklarımda
Şimdi yorgunum
Güneşi gördüm kurşun attım şimdi karanlık bu gökyüzüm
Yok oldum ve tükendim
Arıyorum ben Ayhan'ı soyut dünya içinde
Düşündükçe bunları tadım tuzumda kalmadı
Kendi içine hapsolan bir şairim sözlerimde mahkumum
Tek suçum bir suskun olmak yada parçalanmak
Özünde varolurken sözlerinde hep yok olmak
Hikayende son olmak
Başlamak mı? bitirmek mi? Özlemek mi? Terketmek mi?
Anlamsız bir döngü bu yüzüm asık pilim bitik
Mutlu görünmek için bir tebessüm yeterli mi?
Sanki intihar gibi…
Verse 2:
Başlamak gerekli bir yerden ama nerden?
Belki senden ateşe dokunmaktan farkı yok
Elimi tutmak ağlamak gelirken içimden
İçim dışıma küskün dışım içine sitemkar
Yeryüzünde ölümsüz bi faniyim
Henüz toprak olmasa da henüz kemiklerim
Yok hayat belirtisi
Yok mu bir çıkış yolu? Var mı yolların sonu?
Bir yanımda kahkaha bir yanımda ağıt var
varlığım fuzuli yok olmak bi armağan
Hayata karşı sert bakış incecik bir çizgi bu ben doğarken
Çizilmiş siyah beyaz resimlerde sayamadım kayıpları simaları kapkara
Ben bir meczup gelde karanlığıma kandil ol
Işıklar kapandı yıldızlardı rehberim
Söndürüldü bir minik çocuktu evvelim öldürüldü
Yıllar önce gömüldü…