Sana geldik Ya Rab, önünde diz çöktük, hidayetine sığındık, kapının önünde saf saf yığıldık, ümitle sabr ile lutfunu bekledik, günahlarımızı isyanımızı sakladık, sen bizim şahidimizsin, hep hata içinde yaşadık, sen bize merhamet et, yaptığımız günahların yanlış olduğunu anladık, bu yüzden kalbimizi, ruhumuzu, gönlümüzü temizlemen için sana adadık, biliyoruz sen vesilesiz hiçbir şey yaratmazsın. Yağmurunda saçmış olduğun rahmetin gibi derdimi kime diyeyim sevdiğim can Ahmed'im gibi, rahmetini lutfunu gönlüme saç. Bilinmez sonsuz nur gibi kalbimize gönlümüze versen yine. Dertlere devamız Havva anamız, cennetten atılınca üzüldü Âdem babamız. Sevgili Habibim bizim canımız cananımız. Doluyor nurlu ışık şu âleme. Gördüklerimiz inandıklarımız sevdiklerimiz taptığımız âcizane yazıyoruz kelimelere. Her inançlı kalbin muhtacı var seninle. Batıl olan neden parlar, inşaallah bir gün onlar batar. Ya Rab ne verdinse gönlümüze aklımıza onları yazdık satırımıza. Senin ındinde ne büyüktür Habibin rütbesi. Onun yüzü suyu hürmetine bizi de alın Medine'deki yeşil kubbesine aramızdaki çoğu ümmet zaten âşıktır Habibine. Kur'an'daki ayetinle Resulullahın hadis-i şerifiyle buyuruyorsunuz ne kadar günahkâr olursanız olunuz ümidiniz kesmeyiniz. Bu tövbe kapısıdır, tövbe edin yine gelin.