VERSE 1
Eline almışsın kağıt kalem bana aşktan bahsediyorsun
Ben anlamam aşktan meşkten dostum
Bana dürüstlükten bahset
O kadar kazık yedim ki sırtım süzgeç gel de bir pansuman bahşet
Bütün güven gemileri dehşet içinde gömüldü suya
Zararım çok fazla
Batık bi hazinem var fersahlar altında
Ben kimden hesabını sorayım şimdi kaybolan yıllarımın
Her biri dik dik bakıyorken suratıma
Gölgeler hakim ben mahkum
Müebbetim yalnızlığa
Etrafımda onca çakal varken çokta sürpriz bi son deil bu aslında
Herkes yaptıklarının farkında saf ayağına yatsa da
Palavranın kalorisi çok rejimde negro yemez
Her adam gibi gözükenle dikenli yollara girilmez
Sonra kalırsın yolda hatta çölün ortasında
Boşver canın yansa da kendi düşen üzülmez
Aklım başıma devşirdim kalp kasımı şişirdim
Senin o ufak dünyanda ben ne yollar kat ettim
Kalemime yapışık nasır tutmuş sağ elim
Hamle yapmadan düşün derim bu kez temkinliyim
NAK
Beni yıkmaz bu sahte ızdıraplar artık kendi yolumdayım
Yolun sağ tarafındayım sende gel
Bana göre hava hoş güneşli bulutsuz berrak tatlı eser yeller
Gel bu güneş ikimize de yeter
VERSE 2
Sen hazır lokmaya hücum eden gözü dönmüş bi leş kuşusun
Neyimi emanet edeyim ben sana
Rabbım yeter bana
Herkes kendi yoluna tekin olmayan o yollar davetkarlar
İnancım benimle ağlar.
Sen tuzağına konsantre olmuş bi karadul gibisin
İhtiyacını alır idamını verirsin kısaca şerefsizsin
Sadece senin canını yakar tüm haksızlıklar
Ve nedense hep haksızlığa uğrayan yalnızca sensin
Ben dostlarımı her zaman ruhumla sevdim
Kalp durur, göz kör olur, ten çürür, ruh kalır bunu böyle bildim
Değişmedim, varkende bendim yokkende bendim
Bendimi kendim deldim gereksiz affettim
Ağır darbelerim var dışarıdan gözükmeyen
İçime gömmüşüm nice hazanları yaz getirmeyen
Ben bir kara ağacım yapraklarım sararmış
Gölgemde nice insan varda tepem açıkta kalmış
Bitkinim biraz dostum yorgunluğum kalıcı
Sanırım yok ilacı böyle devam eder bu acı
Bi yokluk ki var olmak mümkün değil içinde
Ah bi hiç olabilsem zavallı benliğimde