Bahar gelmiş yine bizim ellere
Çiçekler rengarenk açarlar şimdi
Kuşlar kelebekler çizerler ahenk
Süzülüp neşeyle uçarlar şimdi
Hakkın örtüsüdür düzler dereler
Çiğdem çiçek dolar öte beriler
Vızıl vızıl vızıldayan arılar
Güllerin özünü içerler şimdi
İşlenir her yanı sürülür toprak
Özenle bezenle görülür toprak
Nasırlı eller de karılır toprak
Tohumu tarlaya saçarlar şimdi
Çobanın sürüsü yayılır gelir
Dağlardan taşlardan koyulur gelir
Çıngırdak sesleri duyulur gelir
Koyunu kuzudan seçerler şimdi
Kışlık yorganları kaldırıp büküp
Dört duvarı beton evler den çıkıp
Sedirin üstüne hasırı çekip
Serin odalara geçerler şimdi
Ozan Şerafettin gurbet başında
Sılayı andıkça terler döşünde
Eli tırpan tutan kendi işinde
Suludan yoncayı biçerler şimdi