Adıma yazılmış kurak içimde yıkılmış konak
Gözümüz ezelden sulakken canımı yakmaz hiç bi tokat
Yarım kalmak hep ve susmak eleme yapılmış durak
Gergin bi bedene sahip olmasamda ruhum bunak
Hastalık alıp gelir başı .. yastığın taşın
Uyumak kaçış fakat haplar azken aklında var yarın
Bir an düşün sarıp başa hitap çürük perin yaşa
Ne kadar büyük olsada zincirlerin gemin kaçar
Bu dağ küçül denirse sende sahilik erir
Eğer ki yürekten serinse benle sahilim gelir
Gecemde karsa orda güneş durup gülümser beni
Karanlık sevilmesede rengi belli değişmez yeri
Oldu arada sustuğum konuşmayı kessin diye
Gönlünün anahtarını verme kitlenir esirliğe
Bizde besin çile bozdu huzur yeşil yine
İnsan sesine doğru gel ister ben sessizliğe
Yavaştan çalar kulakta salaş tam yara
Duygular ülkesinde sevgilerse savaştan yana
Hislere kararlar kaba rengiyse yalandan kara
Saat sıkıntıyı dert geçe girersin zamandan kaba
Yararla zararsın tamam düşünki alp hep diki sakar
Güzellik güzelsin fakat yokki kalpte zerre takan
Dönmez akan giden yakan bolken aklın hep bi kül
Sırtının harebe bahçesi dostu aldın ekti yük
Yolun tam bi dipte gül oyun sandık harbi git
Doyum var bizde aç gözlü değil yürek bil
Geçmişin ortasında takılı kalmış sardıran bi kaset
Güven şehrinin büyüklüğü plastikten bi maket
Gelip gider sürekli haset çünkü bitmez hiç kinim
Milimlik mutlulukla hayal kurup umut taşır zihnim
E nihayet son yine en güzel yerinde biter film
Ne çok gezen ne çok okuyan bence çok silen bilir