Şükrü Güler - İkimizin türküsü

Taşlı dereyi aştım potomyaya yanaştım
kolla yolumu diye oy yare telefon açtım
korkuyorum çiçeğim baharım da solacak
sabrede gelme dedi oy kötü şeyler olacak

Sıcak bakmıyor dedi bu işe ağalarım
pusu kurarlar sana eteğinde dağların
demişler ki gelmesin bizim mıntıkalara
dostken düşman oluruk da uğrarsa buralara

Çok severim köyümü bekleyin geleceğim
hasretinden öldüğüm(yandığım) yarimi göreceğim
dert etme gülüm sakın tut yüreğini rahat
bitecek bu ayrılık da bekle bir iki saat

Peşinden koşuyorum kader denen yazının
ardından buluşuruk cuma namazının namazı kıldım gittim anamla kucaklaştım
dedi ki bu sevdaya da oğlum nerden bulaştın

İş binmezse inada ereceğim murada
Yürüdüm yare doğru yüreğim(şu kalbim) ata ata
babası pencerede kapıda ağabeyi
olay çıkmasın diye da yarim dua edeyi

Ortam gerildi birden ses tonları yükseldi
dayanamadı gülüm odadan koşup geldi
dedi ki baba durun ya da beni öldürün
uşak çekil git burdan(çekil git dedi burdan) bozulmasın huzurum

Acep kimin derindir yüreğinin yarası
dedi eğme başını var herşeyin sırası
kafam karmakarışık içimi sarı hüzün
öyle düştü dilime da türküsü ikimizin