Varlığından nefret eden bir adam var karşında
belkide bir sebep yani hergün ayna karşısında
aynı surat aynı sakal hergün aynı bakışlar
hergün aynı savaş yani hergün aynı çatışma.
satırlarım tabutlarla cesetlerle yoğrulur
bir nefeslik ömrün olsun bir seferde doğrulup
sanki mısır tarlasında simsiyah bi korkuluk lan
hatta karın doyurmaz bak dürüstlük ve doğruluk
Bir cesetten şiirler ve bi şehirden ninniler
henüz şarkım bitmemişti burda yağmur dinmeden
Belki duymak istemezsin ölüm tenine sinmeden
sen hangi yönde gittiysen dönmez oldu trenler
Emin ol ki istemem gözün yaşla dolmasın
bu kez yalnız üfledin bak doğum günü pastanı
son kez adımı duyduğunda neden yüzün kaskatı
olmuştum senin için ben artık belki başkası
Sitem dolu bakışlar var bir gitarın telinde
ben siyahı sevmiştim hep sense aşık pembeye
sanki sokak sen doluydu yaklaşmadım perdeye
yüzüm düşse derdin ya hep yanındayım emre ben
İstemem yüzüme bakmasan
E bide halimi bi daha sormasan
Yinede dur desen bi yolu var desen
İnanırdım son bi defa gözlerimde düğümle