Pirseci:
Her bu şehri boğduğunda karanlığını anlatamam
Bulutu bilmeyenler güzelliğini anlayamazda
Yetim çocukların hakkı gibi aşkı solumda
Bulut hırkam örtüm atkım korunamam ki soğuktan
Senle şekillenir gökyüzünün en riyakar hali
Buna kitaplarda dahil tanrım imtihanın ani
Sana ulaşamazsa göz yaşım kirli kalır sahil
Ecel gün yüzüne çıktı bak intiharlık halim
Ney'le süslenir bu manzara Rakım kadehim saz da var!
Bir teras katındayım artık zamanım mı?
Şehir ayaklarımın altında güzelliğine boğuldu
Bende kalemi kağıdı elime alıp şairliğe soyundum
Yüreğim yaz derken ruhum azmetti
Dudaklarının şiirini bu gece az geçtim
Solda durdum , birazcık sabrettim
Sonra yağmur bulutu kaybetti…
Nakarat (Engin Suvay):
Bu gece seni anlatirim kalbime
Gitme ne olur öylece
Yar içimde sancılar var
Haram bize bu cihân
Yagop:
Hüzünlü sesime eşlik eden piyano
Dünyanın en güzel yerinde keşif edilmemiş bir yan o
Hissleri ölmüş bir adamı canlandıran bir yar o
Sevginin ederi nedir ben kuruşum milyar o!
Bana yaptığın rol varya tam bir oskarlık
Gönlüm güllük gülistanlık gitme orası karlık
Hayalden gelecek vadettik sonrası tıkandık
Bana beslediğin duyguların sonsuz değil bir anlık
Ve ben adını bile unuttum
Gözyaşımın akması için sen bende buluttun
İçimdeki seni şimdi gelde bulup tut
Sonra intihar için odanda bi hap bulup yut
Avuçlarıma gömdüm bütün resimleri
Bu adam deniz gözlerinde yanan bir gemi
Sanaydı yolum fakat değiştirdim yörüngemi
Ne ara sor nede gelecekte sev beni
Nakarat (Engin Suvay):
Bu gece seni anlatirim kalbime
Gitme ne olur öylece
Yar içimde sancılar var
Haram bize bu cihân